12 Ocak 2010 Salı

günden kalan

3 günlük tatil ne de güzel gelmişti.
Bu sabah 1 km yol yürüyerek eski yorgunluğuma geri kavuştum.Okul yolu düz gidermiş,pehhhhhh halt etmişler,yürümekten tükendim…
Baştan anlatayım.Sabah haberlerin de uyarısıyla beyaz örtüyle uyandık güne.Dağ,taş,kuş,böcek ne varsa hepsi beyaza bürünmüştü.Okul yolu açılmıştır inşallah diyerek çıktım evden.Minibüs yolculuğu çok iyiydi.Ta ki köyün giriş kısmına gelene kadar.Arabayla yokuş yukarı bir çıktık,bir indik.Kimimiz indi minibüsten,iteleme yolu ile bir şeyler başaracağını sandı.BaşaramadıJTuğba arkidiş öğrencilerinin ikisine balık almış,zavallıcıkların dengeleri şaştı poşetin içinde.Hemen o esnada replik uydurdum.”İki balığın köyü gördükten sonra intihar halleriJKimsecikler gülmedi amaJ)Psikolojiden olsa gerekJ
Tabana kuvvet diyerekten indik.Öncümüz olarak Engin Hoca önden yürüdü,yolumuzu açtı.Biz de ördekler olarak peşinden gitmeye başladık.Bildiğiniz Köy öğretmenleri işteJKarlar yüzümüze yüzümüze geliyor,burnumuzdan giriyor,kulağımızdan giriyor,öksürmeler,hapşurmalar bitmiyor.Bembeyaz örtüden görünen üç beş şey var.Yok bunlar şey de değil.Aslandan bozma devasa köpekler.Kimisine dikenli tasmalar takıp daha da vahşileştirmişler.Bize sırıtıyorlar sankiJNeyseki bulaşmıyorlar…
Müdür yardımcımız resmimizi çekiyor,paçalar kar içinde nihayet okul kapısından giriyoruz.Çocukların hepsi bizi alkışlıyor.”Oleeeeeeeeey hocalar geldi!” diyeJNe oluyoruz,kamera nerde?:))diyesi geliyor insanın…
Yani bugün de karlara biz de çocuklar da doyuyoruz.Onları ne karda uyarsak da karları yiyorlar.Sınıf tahtasında karlardan bir resim oluşuyor.”Kar nasıl yukarıdan aşağıya doğru akar?”J
Bugünden aklımda kalan ise,öğrencimin tabanı delik çoraplarından çıkan minik ayağın yarattığı kırmızılık kalıyor…
Kışın bir başka üşüyorlar.O haldeyken dersi bırakıp sadece bakakalıyorum.Üşürken beni anlayamaz değil mi?
Hayat işte…
Bugün de bitti…

Hiç yorum yok: